ÇOMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ercan Akşit, Dünya Kalp Günü'nün anlam ve önemine ilişkin açıklamalarda bulunarak; "Kalp ve damar hastalıklarına neden olan risk faktörlerinin çoğu önlenebildiğinden, bu risk faktörlerinin kontrol altına alınmasıyla kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin dörtte üçünden fazlasının önüne geçilebileceği dünya sağlık örgütü tarafından belirtilmektedir" dedi.
ÇOMÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ercan Akşit, Dünya Kalp Günü'ne dair açıklamalarda bulunarak; "Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ölümlerin en sık nedenini kalp ve damar hastalıkları oluşturmaktadır. Kalbi besleyen damarların tıkanıklığı ani ölümlere neden olması sebebiyle bu hastalığı tanımak ve korunma yöntemlerini bilmek herkes için çok önemlidir. Bu nedenle de kalp ve damar hastalıklarına farkındalığı arttırmak için her yıl 29 Eylül 'Dünya Kalp Günü' olarak kutlanmaktadır. Kalp ve damar hastalıklarına neden olan risk faktörlerinin çoğu önlenebildiğinden, bu risk faktörlerinin kontrol altına alınmasıyla kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin dörtte üçünden fazlasının önüne geçilebileceği dünya sağlık örgütü tarafından belirtilmektedir. Kalp ve damar hastalıkları en çok kendini göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik ve bayılma ile gösterir" şeklinde konuştu.
Kullanılan sigaranın kalbe verdiği hasara değinen Dr. Akşit; "Günde bir tane sigara içilmesi kalp ve damar hastalıkları için risk faktörüdür. Hatta pasif sigara dumanına maruz kalmak bile normal insanlara göre kalp ve damar hastalıkları riskinizi yüzde 30 arttırmaktadır. Sigara ve dumanından uzak durmak kalp ve damar sağlığınız için listenin başını çekmektedir" ifadelerini kullandı.
Tansiyon, şeker gibi faktörlerin kalpte oluşturduğu olumsuz etkilerin yanı sıra egzersizin faydalarını dile getiren Dr. Akşit; "Erişkinler, şikayetleri olmasa bile her yıl en az bir kez tansiyon ölçtürmelidir. Tansiyon yüksekliği olan hastaların normal kan basıncına inmeleri hem ölümleri hem bu hastalığa bağlı sakatlıkları azaltmaktadır. Çoğu kaynak şeker hastalığını kalp ve damar hastalığı eş değeri hastalık saymaktadır. Dahası şeker hastalığı, sinirleri etkileyerek his kaybı yaptığından, bu hastalar kalp krizlerini bile sessiz geçirebilmektedir. Hem şeker hastalığı riskini azaltmak hem de kalp ve damar hastalığından korunmak için kalori miktarını azaltmak, sebze meyve ağırlıklı beslenmek çok önemli yer tutmaktadır. Düzenli egzersiz yapmak bağışıklık sitemimizi güçlendirerek kalori vermemizi sağlayarak kalp damar hastalıkları ve diğer birçok hastalığın da önüne geçebilmektedir. Haftanın en az beş günü orta tempoda yürüyüş yapmak kalp ve damar hastalık riskimizi azaltacaktır" diye belirtti.
Beslenme düzeninin kalp sağlığı için oldukça önemli olduğuna vurgu yapan Dr. Akşit; "Dünyada ani ölümlerin en sık nedeni kalp krizidir ve biz biliyoruz ki bu en çok kötü huylu kolesterol plaklarının yırtılması ile olmaktadır. Bu sebepten kötü huylu kolesterolü herkes için belirlenmiş hedef değerde tutmak çok önemlidir. Dengeli beslenmenin yanı sıra düzenli beslenmek de çok önemlidir yapılan çalışmalardan bilmekteyiz ki akşam saat sekizden sonra yemek yemek kalp ve damar hastalık riskimizi arttırmaktadır" dedi.
(Dilan Kaynak)
