Kalça Sıkışma Sendromu: Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri

187

Kalça ağrısı yaşıyorsanız ve hareketleriniz kısıtlanmaya başladıysa, kalça sıkışma sendromu olabilir. Ben Dr. Utku Erdem Özer, ortopedi ve travmatoloji uzmanı olarak bu rahatsızlık hakkında sizi bilgilendirmek istiyorum. Kalça sıkışma sendromu, erken tanı ve doğru tedavi ile kontrol altına alınabilir bir durumdur. Bu yazımda sizlere kalça sıkışma sendromunun ne olduğunu, belirtilerini ve tedavi seçeneklerini detaylı olarak anlatacağım.

Kalça Sıkışma Sendromu Nedir?

Kalça sıkışma sendromu (Femoroasetabular İmpingement - FAI), kalça eklemini oluşturan kemiklerin anormal teması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Kalça eklemimiz, leğen kemiğindeki (pelvis) çukur yapı olan asetabulum ve uyluk kemiğinin (femur) üst ucundaki küre şeklindeki femoral baş tarafından oluşturulur.

Normal bir kalça ekleminde, femur başı asetabulum içinde pürüzsüz ve uyumlu bir şekilde hareket eder. Ancak kalça sıkışma sendromunda, bu iki yapı arasında anormal temas oluşur. Bu durum zamanla eklem kıkırdağında ve labrum adı verilen fibrokartilaj yapıda hasara yol açabilir.

Asetabulumun çevresindeki labrum, eklem için bir conta görevi görür. Eklem sıvısının korunmasını sağlar ve kalça ekleminin stabilitesine katkıda bulunur. Kalça sıkışma sendromu tedavi edilmezse, labrumda yırtıklar ve eklem kıkırdağında aşınmalar meydana gelebilir.

Kalça Sıkışma Sendromunun Çeşitleri

Kalça sıkışma sendromu üç farklı tipte görülebilir:

1. Pincer Tip

Bu tipte, asetabulumun kenarında fazla kemik büyümesi görülür. Bu fazla kemik yapıları, femur başının eklem yüzeyiyle uyumlu hareketini engeller. Özellikle kadınlarda daha yaygındır ve tekrarlayan kalça fleksiyonu gerektiren aktiviteler bu durumu kötüleştirebilir.

2. Cam Tip

Bu tipte, kemik çıkıntıları femur başının hemen altındaki femur boynunda oluşur. Femoral başın küresel yapısı bozulur ve asetabulum içinde düzgün hareket edemez. Daha çok erkeklerde ve özellikle yoğun spor aktiviteleri yapan bireylerde görülür.

3. Kombine Tip

Bu tip, Pincer ve Cam tiplerinin bir arada görüldüğü durumdur. Hem asetabulum kenarında hem de femur boynunda anormal kemik çıkıntıları bulunur. Eklemdeki anormal temas daha yaygındır ve labrum ile eklem kıkırdağında daha hızlı hasara yol açabilir.

Kalça Sıkışma Sendromu Neden Olur?

Kalça sıkışma sendromu genellikle çocukluk ve ergenlik döneminde kalça ekleminin gelişimi sırasında kemiklerin normal şekillenmemesi sonucunda ortaya çıkar. Bu anormal kemik gelişimi, femur başında, femur boynunda veya asetabulum kenarında kemik çıkıntılarına neden olabilir.

Aslında birçok insanda bu anatomik farklılıklar bulunabilir. Ancak herkes belirtileri yaşamaz. Bazı kişilerde hiçbir şikâyete yol açmazken, bazılarında ağrı ve hareket kısıtlılığı görülebilir.

Sporcularda Daha Sık Görülmesinin Nedeni

Sporcularda kalça sıkışması belirtileri daha sık ortaya çıkar. Bunun nedeni, bu kişilerin kalça eklemlerini aşırı ve tekrarlayan hareketlerle zorlamalarıdır. Özellikle kalçanın sıkça bükülme, iç rotasyon ve adduksiyon hareketleri yaptığı sporlar risk oluşturur:

  • Futbol

  • Dans

  • Buz pateni

  • Dövüş sporları

Spor yapmanın doğrudan kalça sıkışma sendromuna neden olduğuna dair bilimsel bir kanıt yoktur. Ancak mevcut bir anatomik bozukluk varsa, spor aktiviteleri belirtilerin daha erken ve şiddetli ortaya çıkmasına yol açabilir.

Diğer Risk Faktörleri

  • Genetik yatkınlık

  • Aile öyküsünde kalça eklemi sorunları

  • Erken yaşta yoğun spor aktivitelerine başlamak

  • Geçirilmiş kalça yaralanmaları veya kırıkları

  • Kalça eklem gelişim bozuklukları (örn: Kalça Displazisi)

Kalça Sıkışma Sendromu Belirtileri

Kalça sıkışma sendromunun belirtileri kişiden kişiye değişebilir. En yaygın belirtiler şunlardır:

Ağrı

  • Kasık bölgesinde ağrı

  • Kalçanın yan veya arka tarafında ağrı

  • Uzun yürüyüş, yoğun egzersiz sonrası artan ağrı

  • Uzun süre oturma sonrası belirginleşen ağrı

Takılma Hissi

  • Kalça ekleminin ön tarafında veya kasık bölgesinde takılma hissi

  • Özellikle kalçayı bükme veya döndürme hareketleri sırasında belirginleşen sıkışma

Hareket Kısıtlılığı

  • Kalça ekleminin hareket açıklığında azalma

  • Ayakkabı veya çorap giyerken zorlanma

  • Alçak bir sandalyeden kalkarken zorlanma

  • Sporcularda performans düşüklüğü

Mekanik Belirtiler

  • Kalçada klik, çıtırtı veya tıkırtı sesleri

  • Eklemde stabilite kaybı hissi

Bu belirtiler erken dönemde hafif ve geçici olabilir. Ancak zamanla şiddetlenebilir ve kalıcı hale gelebilir. Bu nedenle belirtiler fark edildiğinde bir ortopedi uzmanına başvurmak önemlidir.

Kalça Sıkışma Sendromunun Tanısı

Kalça sıkışma sendromunun doğru ve erken tanısı, ilerleyici eklem hasarını önlemek için kritik öneme sahiptir. Tanı süreci şu adımları içerir:

1. Hastanın Hikayesi ve Yakınmaları

  • Ağrının yeri, süresi ve hangi aktivitelerle arttığı sorgulanır

  • Günlük aktiviteler, meslek ve spor geçmişi değerlendirilir

  • Belirtilerin günlük yaşama etkisi incelenir

2. Fizik Muayene

Kalça ekleminin hareket açıklığı değerlendirilir ve ağrıya neden olan hareketler tespit edilir. Özellikle kalçanın bükülmesi, içe ve dışa döndürülmesi sırasında ağrı olup olmadığına bakarım.

3. Görüntüleme Yöntemleri

Röntgen

İlk değerlendirme genellikle kalça eklemi röntgeni ile başlar. Asetabulum ve femur başındaki kemik çıkıntıları, kemik yapısındaki anormallikler ve eklemdeki daralmalar incelenir.

Bilgisayarlı Tomografi (BT)

Röntgende tespit edilen kemik çıkıntılarının büyüklüğü, yeri ve şekli daha detaylı olarak incelenir. Kemik yapıların anatomik uyumsuzlukları ve sıkışmaya neden olan bölgeler daha net görülebilir.

Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR)

MR ile kıkırdak dokunun durumu değerlendirilir. Eklem labrumunda yırtık olup olmadığı tespit edilir. Ayrıca eklem içi sıvı durumu ve diğer yumuşak doku hasarları görüntülenir.

Tanı, klinik öykü, fizik muayene bulguları ve görüntüleme sonuçlarının birlikte değerlendirilmesiyle konur. Erken tanı, kalça ekleminde kalıcı hasarın önlenmesi açısından büyük önem taşır.

Kalça Sıkışma Sendromunun Tedavisi

Kalça sıkışma sendromunun tedavisi, hastanın semptomlarına ve eklemdeki yapısal bozukluğun derecesine bağlı olarak planlanır. Tedavi süreci, ameliyat dışı yöntemlerle başlar ve gerekli durumlarda cerrahi müdahale ile devam eder.

Ameliyatsız Tedavi Yöntemleri

Aktivite Düzenlemesi

Ağrıya neden olan aktivitelerden kaçınılır ve kalça eklemini aşırı zorlayan hareketler sınırlandırılır. Bu sayede eklem üzerindeki baskı azaltılır.

Fizyoterapi

Kalça ekleminin hareket açıklığı artırılarak, eklemi çevreleyen kas grupları güçlendirilir. Özellikle şu kaslar üzerinde çalışılır:

  • Gluteus Medius ve Minimus: Kalça stabilitesini artırır

  • Gluteus Maximus: Kalça hareketlerinde önemli rol oynar

  • Core Bölgesi Kasları: Gövde stabilitesini destekleyerek kalça eklemi üzerindeki yükü azaltır

Ağrı Yönetimi

Gerekli durumlarda ağrı kesiciler ve anti-enflamatuar ilaçlar kullanılabilir. Ayrıca dize hyaluronik asit enjeksiyonu gibi tedaviler de kalça ekleminde uygulanabilir.

Bu yöntemler, erken evredeki vakalarda semptomların hafiflemesine ve hastanın yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olabilir. Ancak, bu tedavilerle istenen sonuç elde edilemezse cerrahi müdahale gündeme gelir.

Kalça Sıkışma Sendromu Ameliyatı

Ameliyat dışı yöntemlerle yeterli iyileşme sağlanamazsa ve hastanın ağrıları devam ederse cerrahi tedavi uygulanır. Özellikle şu durumlarda cerrahi önerilir:

  • Günlük yaşamı olumsuz etkileyen hareket kısıtlılığı

  • Sporcuların performansını ciddi şekilde düşüren belirtiler

  • İlerleyici eklem hasarı

Kalça Sıkışma Sendromunun Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Çoğu kalça sıkışma sendromu vakası, kapalı (artroskopik) cerrahi yöntemle tedavi edilir. Bu yöntem daha az invaziv olması nedeniyle iyileşme sürecini hızlandırır ve komplikasyon riskini azaltır.

Artroskopik Cerrahi

Kalça artroskopisi, diğer eklem artroskopilerinden farklı cihazlar ve teknikler gerektirir. Kalça eklemi doğal olarak dar bir yapıya sahiptir. Bu nedenle eklemin içine ulaşmak için özel bir ameliyat masası kullanılarak eklem aralığı açılır.

Cerrahi İşlem Adımları

  1. Küçük Kesilerle Müdahale: Ameliyat sırasında genellikle 3-4 adet, yaklaşık 1,5 cm'lik kesiler yapılır.

  2. Kamera Yerleştirme: Bir kesiden kamera yerleştirilir ve eklemin içi görüntülenir.

  3. Cerrahi Müdahale: Diğer kesilerden özel aletler kullanılarak kemik çıkıntıları tıraşlanır ve düzeltilir.

  4. Röntgen Kontrolü: Müdahale sırasında mobil röntgen cihazı (skopi) kullanılarak işlemin doğruluğu kontrol edilir.

  5. Labrum Onarımı:

    • Onarılabilir yırtıklar dikişle onarılır

    • Onarılamaz yırtıklarda rekonstrüksiyon yapılır

Ameliyat Sonrası İyileşme Süreci

Ameliyat sonrası süreç, tedavinin başarısında kritik bir rol oynar ve titizlikle takip edilmelidir:

İlk Hafta

  • Kesi yerlerinin iyileşmesi genellikle 1 hafta içinde gerçekleşir

  • Ağrı yönetimi için ilaçlar kullanılır

  • Fizyoterapiye hemen başlanır

Yüklenme Süreci

  • Labrum onarımı yapılmadıysa, hasta ameliyat sonrası hemen koltuk değneği yardımıyla kontrollü bir şekilde yüklenebilir

  • Labrum onarımı yapıldıysa, tam yüklenme için birkaç hafta beklenir

Günlük Yaşama Dönüş

  • Ortalama 1 ay içinde hasta günlük yaşam aktivitelerine dönebilir

  • Ofis işleri gibi hafif aktivitelere daha erken başlanabilir

Spora Dönüş

  • Hastaların tam anlamıyla spora dönüşü genellikle 3-4 ayı bulur

  • Dönüş süreci kademeli olmalı ve doktor kontrolünde yapılmalıdır

Ameliyat sonrası hastanın fizyoterapi programına eksiksiz uyumu ve doktor kontrollerini aksatmaması, iyileşme sürecinin sağlıklı ilerlemesini sağlar.

Sık Sorulan Sorular

Kalça sıkışma sendromu kendiliğinden geçer mi?

Kalça sıkışma sendromu, genellikle kendiliğinden iyileşen bir durum değildir. Ancak erken aşamada doğru tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleriyle semptomlar kontrol altına alınabilir ve ilerleyici hasar önlenebilir.

Kalça sıkışma sendromu ameliyatsız tedavi edilebilir mi?

Evet, özellikle erken aşamalarda ameliyat dışı yöntemler etkili olabilir. Aktivite düzenlemesi, fizyoterapi ve ağrı yönetimiyle birçok hasta günlük hayatına rahat bir şekilde devam edebilir. Ancak ileri vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir.

Ameliyat sonrası iyileşme süreci ne kadar sürer?

Ameliyattan sonra kesi yerleri genellikle bir hafta içinde iyileşir. Hastalar yaklaşık 1 ay içinde günlük yaşam aktivitelerine dönebilir. Spor aktivitelerine tam dönüş ise genellikle 3-4 ayı bulur.

Kalça sıkışma sendromu spor yapmaya engel midir?

Erken dönemde doğru tedaviyle birçok hasta spor aktivitelerine geri dönebilir. Ancak, tedavi edilmediği takdirde hareket kısıtlılığı ve ağrı spor performansını olumsuz etkileyebilir.

Kalça sıkışma sendromu ameliyatı riskli midir?

Kalça artroskopisi, deneyimli cerrahlar tarafından yapıldığında güvenilir bir yöntemdir. Her cerrahi müdahalede olduğu gibi bazı riskler (enfeksiyon, sinir yaralanması, eklemde katılık vb.) mevcuttur ancak bu riskler oldukça düşüktür.

Sonuç

Kalça sıkışma sendromu, erken tanı ve doğru tedavi ile başarılı sonuçlar alınabilen bir rahatsızlıktır. Kasık ağrısı, kalçada takılma hissi veya hareket kısıtlılığı yaşıyorsanız, mutlaka bir ortopedi uzmanına başvurmalısınız.

Her hasta için tedavi planı kişiselleştirilmelidir. Yaş, aktivite düzeyi ve eklemdeki yapısal bozukluğun derecesi gibi faktörler tedavi seçiminde önemli rol oynar. Doğru tedavi ile çoğu hasta normal aktivitelerine ve spora dönebilir.

Kalça sağlığınız için düzenli egzersiz, uygun ağırlık yönetimi ve aşırı zorlanmadan kaçınmak önemlidir. Bu önlemler, kalça sıkışma sendromu riskini azaltabilir ve genel kalça sağlığınızı koruyabilir.

Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilir veya randevu alarak sorularınızı yüz yüze sorabilirsiniz.

Kaynak: https://www.utkuerdemozer.com/

(BÜLTEN)
Paylaş