Kent genelinde soğuk havaların ardından devam eden grip ve soğuk algınlığı yurttaşı tedirgin ediyor. Covid-19 pandemisinin ardından vatandaşlar gribal enfeksiyon risklerine karşı hassasiyeti arttı. Türkiye’de artan girpbal enfeksiyon Çanakkale’de de görülüyor. Kapalı ortamlarda virüs kapmamak için maske takan vatandaş sayısı her geçen artıyor. Konuyla ilgili Gazetemiz Çanakkale OLAY’a açıklamada bulunan Çanakkale Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ayşe Güneş, “Çanakkale’de özellikle son 3 haftadır okul çağı çocuklarında, öğretmenlerde, Dardanel gibi kalabalık fabrikalarda, AVM çalışanlarında, sağlık çalışanlarında ve tüm bu saydıklarımızın aile bireyleri yoğun bir şekilde etkileniyor. Okullarda 5- 10 çocuğun aynı anda hasta olduğu için okula gelemediği, çalışanların istirahatsız atlatamadığı bir dönemdeyiz. Çanakkale’de de halk sağlığını koruyucu önlemlerin teşvik edilmesine dair bir çaba girişim görememekteyiz” dedi.
Güneş, covid-19 pandemisinin Türkiye’de ve dünyada büyük bir yıkıma yol açtığını hatırlatarak, “Bilindiği gibi 2020 yılında ülkemizde görülmeye başlanan COVID-19 salgınıyla ülkemizde büyük bir yıkım yaşandı. Pandeminin başlangıcından üç buçuk yıl sonra COVID-19, diğer solunum yolu hastalıklarıyla birlikte ülkemizde halen etkisini sürdürmektedir. Yaşadığımız her salgından zararla çıksak da Türk Tabipleri Birliği olarak toplum sağlığı öncelenerek alınacak bilimsel önlemlerle salgınları en az zararla atlatmanın mümkün olduğunu; salgınlarla mücadelenin yalnızca hastanelerde olamayacağını, toplumun ve kurumların da katılımıyla alınacak bazı önlemlerin, hastalığın daha çok kişiye bulaşmasını önleyeceği gibi ölümleri de engelleyeceğini uzun zamandır belirtmekteyiz. Doğru salgın yönetimiyle ayrıca sağlık sistemindeki yük azalacağı için diğer hastalara da daha etkili müdahale sağlanabilir” sözlerine yer verdi.
Tabip Odası Başkanı Güneş ciddi bir salgınla karşı karşıya olduğumuzu ifade ederek, “Kış aylarına girerken özellikle solunum yolu enfeksiyonlarının oluşturduğu salgınların alevlenebileceği ve bu nedenle de kapalı alanlarda maske, havalandırma, aşı gibi koruyucu önlemlerin artırılması gerektiğinin altını çizmiştik. Şu ana kadar uyarılarımızın dikkate alınmamasının sonucunda grip virüsü (H1N1), COVID-19 (J1.N varyantı), Respiratuvar Sinsityal Virüs (RSV) ve mycoplasma pneumoniae gibi etkenlerin sorumlu olduğu tahmin edilen ciddi bir salgınla karşı karşıyayız” dedi.
“Salgın sönümlenmediği sürece hem toplumun hem de sağlık çalışanlarının sağlığı tehlike altındadır” sözlerine dikkat çeken Güneş, “Son haftalarda özellikle hastane acillerinde olağan dışı yoğunluklar yaşanmakta; bu yoğunluklar sağlık çalışanlarını tüketirken hastalara da daha az zaman ayrılmasına, zamanında ve yeterli sürede muayene edilememesine, enfekte olmayan hastalara da hastalık bulaşmasına neden olabilmektedir. Salgın sönümlenmediği sürece hem toplumun hem de sağlık çalışanlarının sağlığı tehlike altındadır. Ancak her zaman söylediğimiz gibi özellikle toplu taşıma gibi kapalı ve dar alanlarda maske, havalandırma, fiziksel mesafe gibi basit önlemler dahi birçok insanın hasta olmasını engelleyecek, yeterli sürede sağlık hizmeti almasını sağlayacak, hatta yaşamını kurtarabilecektir” diye belirtti.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) açıklamalarını hatırlatan Güneş, “Bu konuda maalesef Sağlık Bakanlığı tarafından ülkemizdeki, şehirlerimizdeki verilere dair bir geri bildirim bulunmamaktadır. En son yayınlanan Covid 19 tablosu yanılmıyorsam mart-nisan 2023 aylarında kalmıştır. DSÖ yaptığı resmi açıklamada Ağustos ayında tespit edilen Covid 19’un (omnicorn) JN1 ayrı bir alt varyant olarak 3 ayda 41 ülkeye hızla yayıldığı ve 4 haftada varyantlar içindeki oran yüzde 3'ten yüzde 27'ye yükseldiği, 20 Kasım – 17 Aralık verilerinde yüzde 52 ‘lik artış olduğu, mevcut varyantlardan daha riskli olmadığı ancak yayılımın hızlı seyrettiği belirtildi. Bazı ülkelerde hastane yatışlarında artış olduğu ve risk grupları açısından (özellikle yaşlılar ve sağlık çalışanları) kritik bir döneme girildiği üzerine uyarılar yayınlanıyor. Avrupa Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi de 15 Aralık’ta yayınladığı bir bildiri ile değişik patojenler ile oluşan bu hastalıklara karşı sağlık çalışanlarına ve halka yönelik bir çok önlem alınması hususunda uyarılarda bulundu” diye belirtti.
Bazı hastaların yoğun bakım ünitesi için günlerdir sıra beklediği belirtildiğini ifade eden Güneş, “Ülkemizde de son haftalarda Covid-19, influenza ve diğer mevsimsel virüsler nedeniyle hasta yoğunluğu ciddi şekilde arttı. İstanbul Tabip Odası yaptığı açıklamada İstanbul’daki birçok hastanede servislerin dolduğunu, yoğun bakım ünitelerinde boş yatak kalmadığına dair saha gözlemleri paylaştı. Yoğunluk nedeniyle zor günler geçiren sahadaki meslektaşlarımızdan aldığımız bilgilere göre; Yoğun bakımlardaki doluluk alarm veriyor. Acil servislerin kırmızı alanlarında boş sedye kalmadığı, bazı hastaların yoğun bakım ünitesi için günlerdir sıra beklediği belirtiliyor” sözlerine yer verdi.
Tabip Odası Başkanı Güneş Çanakkale’de ise özellikle son 3 haftadır vaka yoğunluğu olduğunu belirterek, “Çanakkale nüfus yoğunluğu görece düşük bir olması nedeniyle İstanbul’a kıyasla daha az yoğun görünse de özellikle son 3 haftadır okul çağı çocuklarında, öğretmenlerde, Dardanel gibi kalabalık fabrikalarda, AVM çalışanlarında, sağlık çalışanlarında ve tüm bu saydıklarımızın aile bireyleri yoğun bir şekilde etkileniyor. Okullarda 5- 10 çocuğun aynı anda hasta olduğu için okula gelemediği, çalışanların istirahatsız atlatamadığı bir dönemdeyiz. Aynı kişiler iyileşemediği için mükerrer başvurularda bulunmakta, gündüz poliklinikte tedavisi verilmiş olsa da ilaçlarını kullansa da kötü hissettiği için acil servislere de başvuru yapmakta olduğunu, hasta sayısının hem birinci basamak hem ikinci ve üçüncü basamak sağlık kuruluşlarında arttığını söylemek mümkün” diye belirtti.
Tabip Odası Başkanı Güneş halk sağlığını koruyucu önlemler alınması gerektiğini ifade ederek, “Ancak buna rağmen ülkemizin genelinde de yerel olarak Çanakkale’de de halk sağlığını koruyucu önlemlerin teşvik edilmesine dair bir çaba girişim görememekteyiz. Bu konuda TTB 29 Aralık tarihinde bu duruma dikkat çekmek üzere sağlık birimlerinde maske, havalandırma, fiziksel mesafe gibi önlemlerin alınmasının özellikle sağlık çalışanları açısından hayat kurtarıcı olacağı, il sağlık müdürlüklerine yazı yazılarak tüm sağlık kuruluşlarında ve birimlerinde önlemler alınması, maske kullanımının teşvik edilmesi ve toplumun bilgilendirilmesi istendi” ifadelerine yer verdi.
Hastalıkların hafife alınmamasında uyarısında bulunan Güneş, “Bu hastalıklar her ne kadar beklenen etkenlerle mevsimsel artış gösteriyor olsa da viral enfeksiyonlar semptomsuz, hafif veya ağır seyredebilir ama vücutta kalp krizi dahil altta yatan bir çok hastalığı tetikleyebilir, hücrelerimize yerleşerek bir çok hastalığa yol açabilir veya katkı sağlayabilir. Bu nedenle hafife alınmaması gerektiği çok iyi bilinen bu rahatsızlıklar için risk grupları : 65 yaş üstü veya 2 yaş altındakiler, ek hastalığı (diyabet, kalp, böbrek, akciğer hst gibi) olanlar, bağışıklığı baskılanmışlar (ileri evre HIV, aktif kanser tedavisi veya bağışıklık baskılayıcı ilaç kullananlar dahil), obezler, gebelerdir. Kalabalık ortamlarda maskesiz dolaşılmamalı, kapalı ortamlar sık sık havalandırılmalı, hasta olanlar mutlaka istirahat etmeli ve etrafta maskesiz dolaşarak yayılımı artırmamalı, risk grupları aşılanmalı , eller sık sık yıkanmalı , iyi uyku, yeterli besin ve sıvı alımına dikkat ederek bağışıklık sistemi güçlü tutulmalıdır. Antibiyotikler ancak ve ancak hekim gözetiminde ve hekim gerekli görürse kullanılmalıdır. Antibiyotikler viral hastalıkları etkilemediği gibi vücudunzda boşu boşuna direnç gelişmesine neden olabilirsiniz. Bu hastalıklar enfeksiyon etkenleri ile oluştuğu için önemli olan korunmak, yayılımı azaltmak ve zamanında tedaviye başlamak esastır. Bunun dışında gıda, baharat veya özel bir formül ile atlatmak mümkün değildir. Hafife almamak, önlem almak gereklidir” sözlerine yer verdi.
(DAMLA YELTEKİN)