yusuf@canakkaleolay.com
Hollandalı teknik adam, Gaziantep maçında orta sahada Muçi, Mario ve Silva üçlüsünü deneyerek farklı bir taktik tercih etti. Bu üçlü, takımın hücum etkinliğini beklenen seviyeye taşıyamadı.
Beşiktaş, Süper Lig'in 8. haftasında deplasmanda karşılaştığı Gaziantep FK'ye son dakika yediği golle 1-1 berabere kalarak önemli bir puan kaybına uğradı. Bu sonuç, özellikle Avrupa'daki hayal kırıklığı sonrası moral bulmak isteyen siyah-beyazlılar ve taraftar için büyük bir darbe. Teknik Direktör Giovanni van Bronckhorst'un yaptığı değişiklikler ve maç içindeki verdiği bazı kararlar ise tartışılır.
Hollandalı teknik adam, Gaziantep maçında orta sahada Muçi, Mario ve Silva üçlüsünü deneyerek farklı bir taktik tercih etti. Bu üçlü, takımın hücum etkinliğini beklenen seviyeye taşıyamadı. Van Bronckhorst'un bu kararları, takımın oyun anlayışıyla ilgili soru işaretlerini oluşturuyor. İlk 11’i oluştururken takıma ve lige göre hareket etmeye çalışan deneyimli hoca Van Bronckhorst bunun başarılı olmadığını görmesine rağmen bu konuda ısrar etmesi takıma zarar veriyor. Güçlü bir takım oluşturmak istiyorsa takımın ilk 11’i sakatlıklar haricinde bir standarda bağlamak zorunda. Umarım yanlışından çabuk döner.
Sol kanatta Ernest Muci, sağ kanatta Milot Rashica oyuna yeterince katkı sağlayamıyor. Ama Teknik Direktör Van Bronckhorst’un oyun biçiminde ise ısrarla oyunu kanatlara taşımaya çalışması Beşiktaş’ı bir yerde sıkışmasına neden oluyor. Rafa Silva üzerinden oyunu kurmaya çalışmış olsa çok daha zevkli bir futbol izletecek Beşiktaş.
Beşiktaş'ın orta sahası, maç boyunca beklenen verimi veremedi. Muçi'nin final kararlarında yetersiz kalması ve Mario'nun sağ kanatta bekleneni verememesi, takımın hücum organizasyonunu olumsuz etkiledi. Özellikle ilk yarıda Gedson Fernandes'in gösterdiği performansla kıyaslandığında, diğer orta saha oyuncularının performansı oldukça düşüktü. Orta sahaya dikine oyunu seven bir futbolcuya ihtiyacı var takımın. Çünkü; kanatlar oyuna yeterince katkı veremiyor. Ya kanatları güçlendireceksin ya da orta sahaya güçlü ve yıkılmayan her an oyunun içinde olan futbolcuyu oynatacaksın. “Var mı bu özellikte biri?” derseniz. Yok tabii ki…
Gabriel Paulista'nın sakatlanmasıyla birlikte Beşiktaş savunmasında boşluklar oluştu. Gaziantep, bu boşluklardan yararlanarak Beşiktaş kalesini sık sık tehdit etti. Maçın son dakikalarında yenen gol ise, takımın savunmadaki konsantrasyon eksikliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Uzun boylu defans oyuncularına sahip olup da her gelen topa karşı takım oyuncuları müdahale edebiliyorsa burada bir sıkıntı var demektir.
Beşiktaş forvette Immobile ile bir yere kadar devam edebilir. Ama yedek kulübesi yerine doldurabilecek futbolculardan oluşmuyor. Yerine girebilecek Mustafa ve Semih’ten şimdiye kadar olumlu bir şey göremedi. Bu sadece forvette değil diğer ilk 11 oyuncuları için de geçerli. Yedek kaleci Ersin’den de bir türlü verim alamadı. Ersin hiçbir zaman güven vermeyen performansı ile taraftarın ve hocasının gözüne bir türlü giremedi. Acilen devre arasında iyi bir forvet ve en azından günü kurtaracak bir kaleci transferi yapılmalı.
Sonuç olarak oyunun geneline bakacak olursak Beşiktaş, Gaziantep deplasmanından istediği sonuçla ayrılamadı. Van Bronckhorst'un deneysel uygulamaları ve takımın genel performansındaki düşüş, siyah-beyazlıları düşündüren bir tablo ortaya çıkardı. Avrupa'daki başarısızlığın ardından ligde de puan kayıpları yaşayan Beşiktaş, bir an önce toparlanmak zorunda. Aksi takdirde, hedeflenen şampiyonluk yarışında ciddi sıkıntılar yaşanabilir.
