Sokak köpeklerinin insanlar için tehlike oluşturduğu gerekçesiyle hazırlanan ve TBMM’de ilgili komisyonda kabul edilen kanun değişikliği teklifi, hayvan hakları savunucularının tepkisini çekti. Çanakkale OLAY Gazetesi’nden Sevi Gözay Uğurlu’nun haberine göre; Özellikle tartışma yaratan maddelerden, ‘ötanazi’ kelimesinin metinden çıkarıldı ve kediler kapsam dışı bırakıldı. Veteriner Hekim Özer Akyol, teklife dair eleştirilerini dile getirerek, “Biz 5 yıl eğitim aldık ve hayvanları öldürmek için değil, yaşatmak için yemin ettik. Elimizden geldiğince de sokak hayvanı olsun, evcil hayvanlar olsun, yardımcı oluyoruz ama bu yasayla tamamen bizim elimizi kolumuzu bağlıyorlar. Biz de bir şey yapamıyoruz.” dedi.
Sokak köpeklerinin ‘insanlar için hayati tehlike oluşturduğu’ gerekçesiyle hazırlanan ‘Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Tarım, Orman ve Köy işleri Komisyonu’nda kabul edildi. AK Parti tarafından hazırlanan 17 maddelik yasa teklifi, görüşmelerin ardından AK Parti ve MHP milletvekillerinin oylarıyla komisyondan geçti. Muhalefet, teklifin kabul edilmesine tepki gösterdi. Sokak hayvanları düzenlemesi, önümüzdeki süreçlerde, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek. Yasa teklifindeki en çok tartışma yaratan 5. Maddesinde yapılan değişiklik ile ‘ötanazi’ kelimesi metinden çıkarıldı ve kediler kapsam dışı bırakıldı.
Kamuoyunu ikiye bölen kanun değişikliği teklifinin akabinde; hayvan hakları savunucuları tepki gösterdi. Sosyal medyada kampanyalar düzenlemiş, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde basın açıklamaları ve eylemler başlamıştı. Veteriner Hekim Özer Akyol, kanun değişikliği teklifine ilişkin gazetemize özel değerlendirmelerde bulundu. 5 yıllık eğitim hayatı boyunca ötanazi yapmak için değil, yaşatmak için yemin ettiklerini ifade eden Akyol, “Kısırlaştırmayı destekliyorum ama hani bu iş biraz kontrolümüzde yapıldığı için... Çok fazla hayvan türleri üredi ve o yüzden şu an yetişemiyorlar. Onun yerine veteriner hekimlerle konuşarak daha farklı kararlar alınabilir.” dedi.
Kısırlaştırma hakkında bilgi veren Akyol, “Dişi kedi ve köpeklerde ilerleyen yaşlarda görülme ihtimali çok fazla. Sağlık açısından önemli hareketlerden… Bir şekilde prostat ya da erkek kedilerde işaretlemeye bağlı korku oluşumu çok fazla. Bu sadece üreme açısından değil, sağlık açısından da yapılması gereken bir şey ama tabii ki üremenin kontrol açısından da yapılması gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Konuşulan kanun değişikliği teklifinin, veteriner hekimlere danışılmadığının altını çizen Akyol, “Neye göre uyutacaksın, neye göre toplayacaksın? Topladığın zaman, belli bir alanın yok, nerede saklayacaksın? Bu kadar hayvanı uyutmak bir çözüm değil. Onun yerine kısırlaştırıp, yaşatılabilir. Türkiye’nin gündeminde daha fazla sorunlar var. Mesela kadın cinayetleri bu kadar fazlayken şu an hayvanların konuşulması saçma geliyor. Önemli bir konu ama yani bunun hani böyle bir yasanın olması saçma geliyor.” ifadelerine yer verdi.
Barınakların genişletebileceğini, sayılarının artırılabileceğini belirten Akyol, “Hayvanseverler zaten ellerinden geldiğince tüm hayvanlara bakmaya çalışıyorlar. Vahşi hayvanlar için yasa çıkartıldı, yasakları var, onları zaten hani barınaklar topluyor. Ama barınaklar da yetersiz ve şartları çok iyi değil maalesef. Hayvanlarla birlikte yaşamayı bence öğrenmemiz gerekiyor. Mesela Avrupa’da kediler toplatıldığında gerçekten tüm mahalleleri tüm sokakları fareler bastı. Ama bizim ülkemizde çok öyle bir sıkıntı göremezsiniz çünkü kediler onları kaçırıyor. İnsanlar biraz daha bilimsel verilere bakmalı. Hayvanlar değişebilir ve öğrenebilirler. Bu kadar hayvanın toplatılıp öldürülmesi bizim için etik değil. Biz 5 yıl eğitim aldık ve hayvanları öldürmek için değil, yaşatmak için yemin ettik. Elimizden geldiğince de sokak hayvanı olsun, evcil hayvanlar olsun, yardımcı oluyoruz ama bu yasayla tamamen bizim elimizi kolumuzu bağlıyorlar. Biz de bir şey yapamıyoruz. Şunu söyleyeyim; her şekilde ötenaziye karşıyız, hayvanların yaşatılmasından yanayım.” dedi.
(HABER MERKEZİ)